31 Aralık 2014 Çarşamba

BURUK VEDA

Kim bilir bir daha kavuşmak ne gün
Ayrılık, ayrılık, ellere veda
Mecnun’a dünyayı dar eden sevda
İçimi kavuran çöllere veda
Leylaklar, sümbüller açıla dursun
Aşkı dile düşen güllere veda
Layık mı bunca yıl birbirimizi
İçten içe saran kollara veda
Ağlayın, ağlamak günüdür bugün
Halimi sormayan dillere veda

Menzile varmaya üç adım varken
En güzel yaşanmış yıllara veda
Tutuşan yüreğe çaylar kar etmez
İsteğim deryadır, göllere veda
Riyakar bakışlar incitir beni
Fani duygulara, rollere veda
Avutmaz gönlümü maddi zenginlik
Niceye dargınım, pullara veda
Marifet Mevla’ya ulaşabilmek
Ulaşmayan sahte yollara veda
Sazıyla, sözüyle bir efsaneydik
Anlamsız haykıran tellere veda
Vurgunum gönülden candan sevene
Eşgâli bilinmez döllere veda
Münzevi duygular hayata hakim
Esrara sığınmış illere veda
Sımsıcak bir yuva geride kalan
Uğrayanı meçhul follara veda
Tertemiz bir gençlik var önünüzde
Aşina olmayan kullara veda

Kamil Çakır
(Hazan Şiirlerim Kitabından)
Bu yazı daha önce 1 kez okundu.